ProfDr.Saffet Mutluer Pediatrik Nöroşirürji (Çocuk Beyin-Omurilik-Sinir Cerrahisi) konusunda ülkemizde organizasyonu sağlayan ilk kişidir. Bu sayfalar Pediatrik Nöroşirürji konusunda kamuoyunu bilgilendirme ve konuları tartışma amacını taşımaktadır.
Bubölümde gökleri ve uçmayı seven, kabin memuru (hostes) olmak isteyen kişilerin bilmesi gereken 10 önemli bilgiye yer veriyoruz. Eğer siz de uçaklarda kabin memuru olarak çalışmayı arzuluyorsanız bu yazımızı mutlaka okumalısınız. 1. Sadece
Postayazarı Tamer Heper, bir okuyucusunun 'Babamın yüklü gayrimenkulü var. Annem ve babam ayrı, benim velayetim annemde. Babam görme engelli ve babam babaannemle kalıyor. Babaannemin ve halamın babamın mallarını üstlerine almasından korkuyorum. Babanın ikinci evliliğinden edinilen mirasta çocuğun hakkı var mı? 03-06
BeyazBaston Görme Engelliler Haftasında Mutfak Atölyesi yararlanıcıları empati çalışması gerçekleştirdi. Mersin Toplum Merkezi'nde Çocuk ve Polis Dostluğu Türk Kızılayı Mersin Toplum Merkezi, Mersin Çocuk Şube Müdürlüğü ve Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü işbirliğinde çocuklara bilgilendirme semineri
62Boşanma Davası Çocuğu Görme Hakkı: 63 Boşanma Davasında Vazgeçme: Çünkü özellikle eşlerin ayrı şehirlerde yaşadığı durumlarda davayı ilk açan eş, boşanma davasının hangi mahkemede açılacağını belirlemiş olacaktır. Yukarıda belirttiğimiz üzere, davacı davasını isterse oturduğu yerdeki, isterse
Lion(2016) IMDb: 8,0. 5 yaşındaki Hintli bir çocuk ağabeyinin geri dönmesini beklerken bir tren vagonunda uyuyakalır. O uyurken trenin yola çıkması sonucu küçük çocuk uyandığında kendini evinden kilometrelerce uzakta bulur. Artık kayıptır ve eve nasıl döneceğine dair bir fikri yoktur.
53MTuOE. Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde yaşayan Ali Y. 37 ile 37, 2007 yılında görücü usulü evlendi. Çiftin evliliğinden 11 isminde bir kız çocukları dünyaya geldi. 2015 yılında ise şiddetli geçimsizlik gerekçesiyle kızıyla birlikte İstanbul'a giderek eşi Ali Y.'ye boşanma davası açtı. Mahkeme, boşanmanın reddine, küçük kızın geçici olarak velayetinin annesine verilmesine ve Ali Y.'nin eşi ve çocuğu için ayrı nafaka ödemesine hükmetti. İlerleyen süre içerisinde bir aracı vasıtasıyla 'protokol' şartı konularak barışan çift, tekrar aralarında tartışma yaşayınca olay yine mahkemeye taşındı ve boşanma dava dosyası tekrar açıldı. Yaklaşık 5 yıldır süren boşanma davası süresince Ali Y.'nin kızını ayda 1 gün görebilmesine izin verildi. Baba Ali Y., boşanma aşamasındaki eşinin Zonguldak'ta yaşaması sebebiyle kızını ayda 1 gün görebilmek için Antalya'dan Zonguldak'a gitmek zorunda kaldı. Ali Y., mahkemenin 2019 yılındaki duruşmada kızının yılda 1 ay yanında kalmasına müsaade etmesiyle çocuğunu 6 yıl aradan sonra kendi evinde görmenin mutluluğunu yaşadı. Son olarak Ali Y. tarafından açılan boşanma davası da reddedildi. Mahkeme tarafından alınan kararda Ali Y.’nin kızını bayram, sömestr ve yaz aylarında görebilmesine imkan tanındı. Ali Y. ise kızının gösterilmediğini iddia ederek icra yoluna başvurdu.“İnsan kendi çocuğunu hacizler mi?” Eşinin açtığı boşanma davasının reddedilmesi sonucu 2018 yılında kendisinin de bir boşanma davası açtığını belirten Ali Y., 6 yıldır boşanamadıklarını söyledi. Bu süreçte çocuğunu görmekte zorlandığını dile getiren Ali Y., “Çocuğum 11 yaşına girecek, karşı taraf bana eski iddialara uzaklaştırma kararı almış. Çocuğumu zaten göremiyorum. Ben çocuğumu icra ile değil normal bir şekilde görmek isterim. Çocuğum böyle bir durumda etkileniyor. İcra basit bir olay değil. Pedagog eşliğinde farklı insanlar görüyor. Yeri geliyor kolluk kuvvetlerine başvuruluyor. Çocuğun psikolojisi bozuluyor. Boşanma davası reddedilen mahkemede çocuğumu görmeme ilişkin bir karar verildi. Şu anda karar değişti. Ancak yine de çocuğum gösterilmiyor. Karakola başvurdum kimse bana yardımcı olmuyor. İcraya başvuracaksın’ diyorlar. Ben de icramı başlattım ama karar kesinleşmeyince o icra başlamazmış. Bu ay çocuğumu göremeyeceğim. Seneye kaldı. En son çocuğumu 4 ay önce gördüm. Zonguldak ile buranın arası bin 600 kilometre. Benim masraflarım oluyor, maddi zorluk yaşıyorum, her ay nafaka ödüyorum. Kolay değil yani. Kendi çocuğumu masrafla görüyorum ve hacizliyorum. İnsan kendi çocuğunu hacizler mi? Bu mal değil ki. O bir insan. İstemeyerek de olsa mecburum, seviyorum çünkü. Ondan ayrı kalmak istemiyorum. Özlüyorum. Ben çocuğumu yüreğime yazdım, o benim tek varlığım” dedi.“Karşı taraf göstermek istemezse göstermiyor” Müvekkilinin yaşadıklarını anlatan Avukat Hakan Evcin ise, daha önce eşinin açmış olduğu boşanma davasının reddedildiğini, mevcutta da Ali Y.’nin boşanma davası açtığını ancak bunun da Temmuz ayında reddedildiğini aktardı. Ali Y.'nin 6 yıllık mahkeme sürecinde çocuğunu sadece birkaç kez gördüğünü savunan Evcin, “Bu görme olayları ancak mahkeme kararlarının kesinleşmesini beklerken jandarma eşliğinde oldu. İlk yargılama kesinleşmesiyle beraber 4 yıl sürdü. Şimdiki yargılama ise henüz kesinleşmedi. Bölge adliyesindeki istinaf sürecinin de tamamlanması bekleniyor. Bu da yaklaşık 1 yıl bekleyeceğimiz anlamına geliyor” dedi. Ali Y.’nin çocuğuyla yaz aylarında, sömestr tatillerinde ve bayramlarda görüşmesine ilişkin mahkemede alınan kararlar olduğunu belirten Evcin, “Fakat bu kararların uygulanabilmesi için kesinleşmesi gerekiyor. İcra edilebilmesi kararın kesinleşmesi şartına bağlı. Fakat itiraz edildiği için kesinleşme yıllarca sürüyor ve çocukla görüşme ne yazık ki mümkün olmuyor. Eğer karşı taraf göstermek istemezse göstermiyor” diye konuştu.“Boşanma olaylarında çocuklar şantaj malzemesi olarak kullanılıyor” Boşanma konularında çocukların şantaj malzemesi olarak kullanıldığını ve bu durumu en çok erkeklerin yaşadığını ileri süren Evcin, “Çocukla babanın görüşmesi konusunda mahkeme kararının kesinleşmesi ve bunun başka şehirlerde ise uygulanabilmesi için çok uzun prosedürler gerekiyor. Özel görüşme yerleri ve özel kişiler olması gerektiğine dair uygulamalar var. Fakat ne yazık ki karşı taraf istiyorsa gösteriyor, istemezse bu prosedürler uzun zaman aldığı için görüşülemiyor” dedi.“İcra yöntemi çocuğun psikolojisini etkiliyor” Evcin, çocuğun görüştürülmeme durumunda icra yönteminin devreye girdiğini ancak bunun çocuğun psikolojisine olumsuz yönde etki yaptığına değinerek şöyle konuştu “Kalabalık bir heyet halinde çocuk alınıyor ancak çocuk bunu gördüğü anda zaten yıkılıyor, psikolojisi darmadağın oluyor. Zaten boşanma sürecinde sürekli kendilerine yükleme yapıldığı için çocukların psikolojisi inanılmaz kötü etkileniyor ve tabi ki gelecekleri de etkileniyor. Bunlar Türkiye’nin çocukları, dolayısıyla Türkiye’nin geleceği etkileniyor. Ülkemizde şöyle bir algı var; çocuklar anneye verilir, anne istediği zaman gösterir. Babalar nafakayı öder, babalar çocuklarla görüşemez, onlar her türlü fedakarlığı yapar, gerekiyorsa şantajla ev, araba, para kazanır, ne eder bulur çocuğuna verir.”“Kadının ne kadar çocukla görüşme hakkı varsa, erkeğin de o kadar hakkı vardır” Bir erkeğin kadına şiddet uyguladığında diğer erkeklerin de bu durumdan olumsuz yönde etkilendiğine işaret eden Evcin, “Kadına şiddette toplumda eğer bir erkek kadına şiddet uyguladıysa bütün erkekler bunu yapmış gibi lanse ediliyor. Erkeğe şiddet görülmüyor. Erkek hep şiddet uygulayan, para kazanan, aldatan, döven, kumar oynayan ve alkol kullanan insanlar gibi gösteriliyor. Fakat erkekler böyle değil. Erkekler de insandır ve onların da hakları vardır. Kadın ne kadar anneyse, erkek de o kadar babadır. Kadının ne kadar çocukla görüşme hakkı varsa, erkeğin de o kadar hakkı vardır” ifadelerini kullandı.“Nafaka süresiz olunca silaha dönüşüyor” Nafaka konusuna da değinen Evcin, müvekkilinin turizmde çalışan birisi olduğunu ve süreç boyunca işsiz kaldığını ancak nafaka ödemekle yükümlendirildiğini söyledi. Nafakanın süresiz olması durumunda silah olarak kullanılabileceğine dikkati çeken Evcin, “Böyle bir durumda eşitsizlik söz konusu. Erkek çalışıyorsa, kadın da çalışabilir. Erkek para kazanıyorsa, kadın da kazanabilir. Uç örnekler olarak bakmayıp genelleştirmek gerekiyor. Kadınlar ve erkekler eşittir, çocuğa da birlikte bakabilirler ve ikisi de para kazanabilir. Nafakanın da uzun süre olmaması ve belirli süreli olması gerekiyor. Ali Bey nafaka ödemediği her ay için 90 gün hapis cezası yatmak zorunda” diye konuştu.
Velayet Hangi Durumlarda Babaya Verilir? Evlilik birliği içinde velayet anne ve baba tarafından eşit şekilde kullanılır. Yani birinin diğerine üstünlüğü bulunmamaktadır. Ancak boşanma kararı alan çiftlerin çocuklarının velayetlerinin kimde kalacağı hususunda anlaşma sağlanamadığı taktirde bu karar mahkeme tarafından verilmektedir. Mahkemeler yaptıkları yargılamada çocuğun menfaatlerini nazara alarak karar vermektedirler. Bu karar etki eden hususlar arasında tarafların iradeleri yer alsa da asıl olan çocuğun menfaati olup bu menfaat çocuğun yetiştirilmesi, refahı, geleceği, sevgi ve ilgi ihtiyacı vs bulunmaktadır. Dava süreci devam ederken mahkeme sonuçlanıncaya kadar çocuğun velayeti geçici olarak ebeveynlerden birine verilmektedir. Bu durum geçici velayet olarak adlandırılmaktadır. Geçici velayet de velayetin tam olarak verilmesine benzer bir durum olsa da mahkeme henüz yargılama yapmadan ve tüm delilleri toplamadan karar verdiği için verilecek nihai kararın neticesi başka türlü de olabilmektedir. Anlaşmalı boşanma davasında ise çiftler daha mahkemeye başvurmazdan evvel velayetin durumu konusunda anlaşmaya varmış olduklarından , bu husus açıkça çocuğun menfaatini zedelemediği sürece mahkeme taraf iradelerine göre velayeti tevdii etmektedir. Çocuğun Velayetinin Babaya Verilmesi Velayet Hangi Durumlarda Babaya Verilir? Çocuğun yaşı velayetin anneye verilmesinde büyük etkendir. Zira anne bakım ve şefkatine muhtaç, süt çağında olan, kendi ihtiyaçlarının henüz gideremeyen bir çocuğun velayetini anneye vermek mantıklı ve doğal durumdur. Ancak aksi yönde mahkeme kararları da olduğunu söylemek yanlış olmaz. Mesela anne çocuğu istemiyorsa elbette çocuğun velayeti babaya verilecektir. Annenin akıl hastası olması, fiil ehliyeti bulunmaması, çocuğa karşı şiddet uygulaması , kötü alışkanlıkları da velayetin babaya verilmesi yönünde tercih oluşturabilir. Diğer hallerde yani çocuğun kendini ifade edebildiği süreçte velayetin tevdii için anne ve babanın sosyal ve ekonomik durumunun yanı sıra, çocuğun görüşü pedegog yada sosyal uzmanlar tarafından alınmaktadır , çocuğun boşanma sonrası yaşayacağı yer, gideceği okul, anne ve babanın sosyal çevresi, çalışan ebebeynler için çocuğa sürekli bakacak şartların sağlanması gibi bir çok unsur velayetin tevdiinde etki etmektedir. Aile birlikteliğini sürdüren çiftlerin çocuklarının velayeti eşit olarak yürütülmektedir. Ancak boşanma kararı alan çiftlerin çocuklarının velayetleri için anlaşmaları ve bu anlaşmanın da çocuğun menfaatine uygun bir anlaşma olduğunu mahkemeye ispat etmeleri gerekmektedir. Ebeveynlerin Çocuğu Görmesi Velayet ya da boşanma davasının ardından çocuğun velayetini alan kişi diğer tarafa mahkemenin tayin ettiği şartlardan az olmamak üzere , çocukla şahsi münasebet kurmasına izin vermelidir. Mahkeme şahsi ilişkiyi genellikle iki hafta da bir hafta sonları belirli saatlerde görme izni ya da yaşı biraz büyümüş olan çocukları ayın belirli günlerinde yatılı olarak görme izinleri bulunmaktadır. Bunun dışında yaz tatillerinde, bayramlarda veya özel günlerde diğer tarafın çocuğu görmesine aradaki bağın gelişmesi açısından izin verilmektedir. Eğer velayet kendisine verilen kişi mahkeme kararına aykırı şekilde buna engel olduğu taktirde , diğer taraf icra marifeti ile çocuğu teslim alabilir. Çocuğun icra marifeti ile görülmesine izin verilmesi velayet hakkının kötüye kullanılması olarak kabul edileceğinden gerekli diğer koşullar sağlandığı takdirde açılacak yeni bir dava ile velayetin el değiştirmesi talep edilebilir.
ERZURUM’dan mail atan karısıyla boşanma davasının sürdüğünü, dokuz aylık bebeğinin velayetini alıp alamayacağını, her hafta görüp göremeyeceğini ve bu kararın temyize mi istinafa mı tabi olduğunu soruyor. Boşanma veya ayrılık hallerinde çocuğun anne veya babası ile olan iletişiminin devam etmesi için, aile mahkemesince küçüğün velayet kendisinde olmayan ebeveyniyle, ne şekilde görüşeceği de düzenleniyor. Medeni Kanun’un 182. maddesine göre bu konuda takdir yetkisi hâkime BABA 15 GÜNDE BİR GÖRSÜN Yargıtay son dönemde, “Çocuk ana bakım ve şefkatine muhtaç değilse, çocuğun kural olarak gece babasının yanında kalabileceği, ancak her hafta sonu kişisel ilişkinin çok olduğu, bu durumun velayet hakkına sahip olan tarafın velayet görevini yerine getirilmesini engelleyeceği”, “her hafta sonu eve bağımlı hale getireceğini ve eve bağlayacağı”, “çocukla ilgilenmesini, çocukların ihtiyaçlarını karşılanmasını engelleyeceği gibi bu durumun çocuğun ruhsal ve bedeni gelişimini olumsuz etkileyeceği” ve “taraflara külfet yükleyeceği” görüşünü ilkesel olarak benimsemiş durumda. Yargıtay, aile mahkemelerinin çocuğun “üstün yararı” gözetilerek, babanın ayrı şehirde olması, çocuğun yaşı, eğitimi, sağlığı gibi kriterler ışığında her hafta sonu değil, iki haftada bir babaların çocukla “kişisel ilişki” kurmasına karar vermesini isabetli GELİŞİMİNİ OLUMSUZ ETKİLERYargıtay 0-3 yaş grubunun özellikleri dikkate alındığında, bu çocukların babaları ile görüşmelerinin son derece sınırlı olması gereğinin mutlak olarak dikkate alınması gerektiğini, örneğin bu yaş grubundaki bir çocuğun senede bir ay annesinden ayrı kalacak şekilde kişisel ilişki tesis edilmesinin çocuğun fikri ve bedeni gelişimini olumsuz yönde etkileyeceği gerekçesiyle yerinde MI BAKAR TEMYİZ Mİ?Yargıtay’ın bu ilkesel yaklaşımı ve bebeğin 9 aylık olması nedeniyle mahkemece velayetin anneye bırakılacağı, okurum babanın da her hafta yerine 15 günde bir çocuğuyla “kişisel ilişki” kurması yönünde karar verileceği öngörülebilir. Babanın “velayet” ve “kişisel ilişki” konusundaki kararı yerinde bulmaması halinde ise başvuracağı kanun yolu “temyiz” değil, “istinaf” kişiden konut alırken rıza’ gerekTürk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi gereğince aile konutunun’ maliki olan eşin, diğer eşin rızasını almadan bu evi başka bir kişiye devretmesi mümkün “Eşim oturduğumuz evi satmak istiyor, itirazlarımı dinlemiyor, hukuken ne yapabilirim?” diye soruyor. Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi gereğince “aile konutunun” maliki olan eşin diğer eşin rızasını almadan bu evi başka bir kişiye devretmesi mümkün değil. Okurum tapuya “aile konutu” şerhi düşülmesini isteyebilir. Buna rağmen satış olursa tapu iptali davası açabilir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Uğur Gençcan’ın sosyal medya hesabından bu konudaki uyarısı şöyle“Evli bir kişiden konut satın alacakların önemle dikkatine Satın aldığınız konut aile konutu ise satın aldığınız evli kişinin eşinin bu satışa açık rızasını almaz iseniz, satıştan sonra size açılacak olan tapu iptali davası ile Türk Medeni Kanunu madde 194 konutunuz elinizden geri alınabilir!Not Aile konutu, eşlerden biri adına tapuda kayıtlı olup karı- koca ve varsa çocukların birlikte oturduğu konuttur.”
Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı meltem1984 rumuzlu üyeden alıntı Yani karşı taraf dava açmazsa sadece ayda 1-2 kere mi görme hakkı oluyor,yani gelip şuan öle kafasına göre ben götürecem derse benim vermeme hakkım var değilmi? Hakim ne karar verdiyse onun dışına çıkıp çıkmamak sizin insiyatifinizde. Hakim davanız yeni açıldığı için, ilk duruşmada babanın çocukla şahsi münasebet tesisi konusunda tedbir kararı verebilir. Tabi eşinizinde talebi olup olmadığı da önemli. ayrı şehirlerde olduğunuz için hakim ayda bir görme kararı verecektir büyük ihtimal. Öyle kafasına göre gelip alıp gidemez. Bunu yaparsa boşanma davası için hiç de iyi bir izlenim olmaz hakime. Hakim iyi şeyler düşünmez kocanız için. Hakimin kararına uymak zorunda. Tabi sizde. Hukuki NET Güncel Haber 13-07-2010 225745 Nedir? Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı Ayda bir kere görme hakkı verir demişsiniz yani benim bulunduğum şehirde görebilir demi akşama kadar,affınıza sığınarak bişey sorucam hakim tedbir kararı koyar demişsiniz ne demek yani Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı meltem1984 rumuzlu üyeden alıntı Ayda bir kere görme hakkı verir demişsiniz yani benim bulunduğum şehirde görebilir demi akşama kadar,affınıza sığınarak bişey sorucam hakim tedbir kararı koyar demişsiniz ne demek yani Tedbir kararı koyar demedim, tedbir kararı verebilir. Tedbir kararını kötü algılamayın. Bu hukuk dilinde bir terimdir. Nasıl ki tedbir nafakası kararı sizin için veriliyorsa, çocukla görüşme içinde tedbir kararı olur. Evet çocuk sizin yanınızda olduğu için sizin şehrinizde görebilir. Bu konuda isterseniz hakime istemde de bulunabilirsiniz. Çocuğun şehir dışına çıkartılmaması konusunda. Konu denizblk tarafından 14-07-2010 Saat 223728 de değiştirilmiştir. Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı Bende ayrı şehirde yaşıyorum; mahkemenin verdiği son karar çiftin boşanmasına; aynı iehirde yaşamaları halinde babanın oğlunu her ayın günleri 1000-1700 arasında ,dini bayramların görmesine,ayrı şehirlerde yaşamaları durumunda babanın 1 temmuz saat 1200 den 31 temmuz saat 1200 ye kadar görmesine çocuk nafakasınınn 150 tlden 500 tlye dava açıldığı tarihten itibaren çıkarılmasına,dava kesinleştiği tarihten itibaren çocuk nafakasının 600 tlye çıkarılmasına,iştirak nafakasının dava kesinleştiği tarihten itibaren düşürülmesine, maddi 20000,manevi 20000 tl davacının tazminat ödemesine temyiz yolu açık olmak üzere hükmedilmiştir. notbence bu karardaki eksikler 1-ayrı şehirlerde yaşanırken dini bayramlarda görme hakkından söz edilmemiştir 2-babanın temmuz ayı dışında çocukla münasebet kurma imkanı kaldırılmıştır ki bu çocuk ve baba arasındaki bağın tamamen kopması anlamına gelmektedir 3-150 tl olan nafakanın 500 tlye çıkarılması enflasyon haddini çok davacıyı zor durumda bırakan ve onun yeniden hayat kurmasını engel teşkil edecek kadar yüksektir. 4-iştirak nafakasının dava açıldığı tarihten itibaren iptal edilmesi daha hakkaniyetli olacaktır,takdir edilirki iştirak nafakası ortak gider için mahkmece takdir edilen nafakadır,dava açılması birlikte yaşamında artık mümkün olmadığını göstermektedir. 5-yine takdir edilen maddi ve manevi tazminat kendi davam için söyleyecek olursam,boşanma nedeni aldatma,zina,darp ve cebir,nedenli 3 yıl ayrı yaşam sonrası açılmış bir dava süre zarfında aynı zamanda davalı taraf evlilikte edinilen malları kullanmış ve onlardan kendine çıkar davacı hiç bir suretle maddi olarak davalının mallarından tasarruf etmemiş,onu harcamamış,sattırmamış ve kullanmamıştır. burada maddi tazminata hükmedilmiş olması yine insanın içinde taşadığı ve dışa vurum olarak gösterdiği adalaet duygusuna aykırıdır. 6-davalı yüksek maaşlı ve kariyerli bir işte çalışmaktadır,ve maddi varlığı davacıdan çok yüksektir,buna rağmen maddi taminata hükmedilmesi adalet duygusunu yaralamaktadır. 7-manevi tazminat hususunda ise,çiftlerden sadece biri manevi tahribata uğramış değildir,elbetki boşanma ile her iki taraf manevi olarak yıkıma boşanma arzusu ile evllilik yapmaz,bu bir boşanma süreci,aldatma,darp,boşanma için manevi baskı uygulama,boşanma ,hakaret yoksa manevi tazminata hükmedilmesi yine bir haksızlıktır. manevi yıpranma için boşanma davası devam ederken yapılan hakaretlerde manevi yıpranma yada yıpratmakapsamında değerlendirilmelidir. henüz gerekçeli kararım açıklanmadı ama tüm davalara katıldım ve şahitleri dinledim,kendi belgelerimi biliyorum,karşının sunduğu delilleri biliyorum,bu karar bu şekilde olmaması şekilde bu belgeleri başka hukukçulara da gösterdim onlarda benimle aynı fikirde. umarım yargıtayda bu yanlışlıklar düzeltilir. Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı peki çocuğunuzun kaç yaşında Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı meltem1984 rumuzlu üyeden alıntı peki çocuğunuzun kaç yaşında Sizde sanırım aynı sorunlarla karşı karşıyasınız ancak siz karşı tarafsınız. sizin için en baştan alayım Eşimle daha boşanmadan evi terk etmişti çocuğumu göstermiyordu boşanma davası aç ancak ondan sonra görürsün diyordu. 1 sonra daha boşanmadan çocuğu görmek için dava açtım boşanmadan mahkeme ayda iki gün bayramları ikigün ve yazında 5 gün 1000 dan 1600 kadar götme hakkı tanıdı 6 ay sonra anlaşmalı boşandık karar aynen devam etti çocuğum ilk mahkeme açtığım zaman 6 aylıktı. Eşim şimdi başka şehire taşındı tekrar dava açtım ama eşim başka şehirde olduğu için dava şu an oraya taşınıyor o yüzden çok uzadı. Eşim kendi nefreti ve gururu için çocuğu bana karşı kulalnmakta burda sorun Anne baba nın nasıl bir anne ve baba olduğu ne olursa olsun anne ve baba boşanmış olsada birbirlerinden ne kadar nefret etselerde birbirlerini görmek istemeselerde aralarında bir bağ olmasada ortada bir çocuk var ve o çocuğun hem anneye hemde babaya ihtiyacı bunu kavraya bilen anne ve babada bu dünyada çok az. umarım verdiğiniz tüm karalarda çocuğunuzun ihtiyaçlarınıda göz önüne alırsınız benim eşim bunu yapmadı çünkü. Sizin sorununuzda baba çocuğu zaten görmek te istemiyor. Bazı babalar çocuklarını görmek için elinden geleni yaparken bazılarıda umusamıyor. Siz boşandığınızda ayrı şehirde olduğu için hakim ayda 1 görme hakkı tanıyacaktır çünkü çocuk çok küçük diğer hakları bayramlarda ve diğer günlerde baba isterse bayramlarda 1 gün vere bilir oda gün içinde 10 dan 4 yada 5 e kadar. inşallah çocuğunuz için hayırlısı ne ise o olur. Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı merhaba; çocuğum şuan 7 yaşında, anne göstermemek için değişik şekillerde tehditler ediyor ve göstermiyor, 2005 ilk dava açtığım yıl,2006 ilk sonuçlanmaialeyhime,acaba birleşme olur mu diye temyize gitmedimbu benim en büyük hatam,ama sonra o barışma tekliflerini reddetti,3 yıl ayrılık doldu ve buna dayalı olarak boşanma davası açtım,karşı taraf boşanmayı kabul etti,ama tazminat talep etti,işin garibi boşanmayı kabul gerekçeleri ise onların dilekçesinde şiddetli geçimsizlik,şahit ifadeleri üç yıl boyunca bir araya gelinmediği yönünde, tabi bu arada oğlumu görme hakkı ayrı şehirlerde olmamıza rağmen her ay 1ve 1000-1800 arası idi,ve yargıtaya ayrı şehirlerde olmamaıza rağmen bu kararı onadı.işte isyanımın birincisi burada olduben bunu kullanmak için elimden geleni yaptım,çocuğunda psikolojik olarak etkilenmemesine uğraştım,zorla asla alma yoluna gitmedim,her defasında annesinin yanında ve market köşelerinde yada parklarda gördüm,hiç yalnız kalamadım,yalnız otobüse dahi binemedim. anne ne zaman para söğüşlemek istese çocuğu kullanarak benimle görüşme sağladı,alacağını aldıktan,yada aldıracağını aldırdıktan sonra hep yan karar ise yargıtay baba sadece yılda vir görür kararını onarsa bende bundan sonra görmek için çaba sarfetmeyi yoruldum koşmaktan,ve benimde bir hayatım olduğunu ve yeniden dizayn etmek zorunda olduğuma inanıyorum. saygılar. Cevap Ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı bende eşimden şiddet görüyordum ve çok şükür ki çocuğu kaçırma konusnda tehdit içerikli mesajlar attı bende avukatıma gösterdim çok korkuyorum. eşim karnımda oğlum varken bile beni dövüyordu ölsün diye böyle bir insan. hakim icra yoluyla görmesine karar verdi. icra memuru ile pedegog getirmezse gösterme dedi avukatım. ama hala çok korkuyorum tehlikeli biri. bu icra kararına uymazsa suç sayılır değilmi inanın çok korkuyorum bize zarar vermesinden. Bu sayfada bulunan kavramlar ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı, cocugu gorme hakkı, ayri sehirdeki babaya cocuk gorme hakki ne kadardir, bosanmada hakim cocuga babasi gormek icin kac gun izin verir, http bosanma ildugunda baba cocugu nw kadar gorebilir, bosandiktan sonra ayri sehirde yasayan, bosanmadahakim cocugababasigormekicinkacgun izinverir, bosanma sonrasi anne cocugu ne zaman gorur, Farkli sehirlerde yasayan ve bosananlar cocuklRi gorme hakki, cocugu gorme hakki, ayri sehirlerde cocugu gorme hakki, ayri sehirdeyim cocugu gorme hakki, ayri sehirlerde yasayan insanlar da cocuk velaueti gorme, Ayri sehirdeki cocugu gorme, ayri sehirde yasayan babanin cocugu gorme hakki, boşanma sonrası çocuğu görme hakkı, farklı şehirlerde olan eşlerin çocukları gorme hakkı, boşandıktan sonra çocuğu görme hakkı, babanın çocuğu görme hakkı, boşanma davalarında babanın çocuğu görme hakkı, ayri sehirde cocugu gorme hakki Forum Benzer Konular Yanıt 1 Son İleti 13-10-2019, 110951 İcra yoluyla çocuğu görme hakkı Değerli üyeler, 11 yaşında bir kız çocuğu babasıyım. Yaklaşık 5 ay önce boşanma davası açtım ve 5 aydır çocuğumu görememekteyim. Boşanmakta olduğum... Yazan Samia Forum Aile Hukuku Yanıt 11 Son İleti 27-04-2018, 164715 Birikmiş nafaka ve çocuğu görme hakkı Öncelikle bu sitede emeği geçen herkese 2001 senesinde eşimden boşaldım ve 1998 doğumlu olan oğlumuzun velayeti anne olarak bana... Yazan elif demir Forum Aile Hukuku Yanıt 15 Son İleti 17-01-2009, 230749 Boşanmada çocuğu görme hakkı Merhabalar, Eşim ile anlaşmalı boşanmaya karar bana 2 aylık olan oğlumu hafta sonu 2 saat görebilirsin diye diretiyor. Kanuni... Yazan ontul Forum Aile Hukuku Yanıt 6 Son İleti 07-10-2008, 124558 Çocuğu Görme Hakkı Merhaba, benim boşanma davam reddedildi ve 3 yıllık bekleme süresinden sonra yeni bir dava açtım ve gün aldım. 5 yaşında bir oğlumuz var ve velayeti... Yazan rumy Forum Aile Hukuku Yanıt 4 Son İleti 05-10-2008, 084337 Yetkileriniz
Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde yaşayan Ali Y. 37 ile 37, 2007 yılında görücü usulü evlendi. Çiftin evliliğinden 11 isminde bir kız çocukları dünyaya geldi. 2015 yılında ise şiddetli geçimsizlik gerekçesiyle kızıyla birlikte İstanbul'a giderek eşi Ali Y.'ye boşanma davası açtı. Mahkeme, boşanmanın reddine, küçük kızın geçici olarak velayetinin annesine verilmesine ve Ali Y.'nin eşi ve çocuğu için ayrı nafaka ödemesine hükmetti. İlerleyen süre içerisinde bir aracı vasıtasıyla 'protokol' şartı konularak barışan çift, tekrar aralarında tartışma yaşayınca olay yine mahkemeye taşındı ve boşanma dava dosyası tekrar açıldı. Yaklaşık 5 yıldır süren boşanma davası süresince Ali Y.'nin kızını ayda 1 gün görebilmesine izin verildi. Baba Ali Y., boşanma aşamasındaki eşinin Zonguldak'ta yaşaması sebebiyle kızını ayda 1 gün görebilmek için Antalya'dan Zonguldak'a gitmek zorunda kaldı. Ali Y., mahkemenin 2019 yılındaki duruşmada kızının yılda 1 ay yanında kalmasına müsaade etmesiyle çocuğunu 6 yıl aradan sonra kendi evinde görmenin mutluluğunu yaşadı. Son olarak Ali Y. tarafından açılan boşanma davası da reddedildi. Mahkeme tarafından alınan kararda Ali Y.’nin kızını bayram, sömestr ve yaz aylarında görebilmesine imkan tanındı. Ali Y. ise kızının gösterilmediğini iddia ederek icra yoluna başvurdu. “İnsan kendi çocuğunu hacizler mi?” Eşinin açtığı boşanma davasının reddedilmesi sonucu 2018 yılında kendisinin de bir boşanma davası açtığını belirten Ali Y., 6 yıldır boşanamadıklarını söyledi. Bu süreçte çocuğunu görmekte zorlandığını dile getiren Ali Y., “Çocuğum 11 yaşına girecek, karşı taraf bana eski iddialara uzaklaştırma kararı almış. Çocuğumu zaten göremiyorum. Ben çocuğumu icra ile değil normal bir şekilde görmek isterim. Çocuğum böyle bir durumda etkileniyor. İcra basit bir olay değil. Pedagog eşliğinde farklı insanlar görüyor. Yeri geliyor kolluk kuvvetlerine başvuruluyor. Çocuğun psikolojisi bozuluyor. Boşanma davası reddedilen mahkemede çocuğumu görmeme ilişkin bir karar verildi. Şu anda karar değişti. Ancak yine de çocuğum gösterilmiyor. Karakola başvurdum kimse bana yardımcı olmuyor. İcraya başvuracaksın’ diyorlar. Ben de icramı başlattım ama karar kesinleşmeyince o icra başlamazmış. Bu ay çocuğumu göremeyeceğim. Seneye kaldı. En son çocuğumu 4 ay önce gördüm. Zonguldak ile buranın arası bin 600 kilometre. Benim masraflarım oluyor, maddi zorluk yaşıyorum, her ay nafaka ödüyorum. Kolay değil yani. Kendi çocuğumu masrafla görüyorum ve hacizliyorum. İnsan kendi çocuğunu hacizler mi? Bu mal değil ki. O bir insan. İstemeyerek de olsa mecburum, seviyorum çünkü. Ondan ayrı kalmak istemiyorum. Özlüyorum. Ben çocuğumu yüreğime yazdım, o benim tek varlığım” dedi. “Karşı taraf göstermek istemezse göstermiyor” Müvekkilinin yaşadıklarını anlatan Avukat Hakan Evcin ise, daha önce eşinin açmış olduğu boşanma davasının reddedildiğini, mevcutta da Ali Y.’nin boşanma davası açtığını ancak bunun da Temmuz ayında reddedildiğini aktardı. Ali Y.'nin 6 yıllık mahkeme sürecinde çocuğunu sadece birkaç kez gördüğünü savunan Evcin, “Bu görme olayları ancak mahkeme kararlarının kesinleşmesini beklerken jandarma eşliğinde oldu. İlk yargılama kesinleşmesiyle beraber 4 yıl sürdü. Şimdiki yargılama ise henüz kesinleşmedi. Bölge adliyesindeki istinaf sürecinin de tamamlanması bekleniyor. Bu da yaklaşık 1 yıl bekleyeceğimiz anlamına geliyor” dedi. Ali Y.’nin çocuğuyla yaz aylarında, sömestr tatillerinde ve bayramlarda görüşmesine ilişkin mahkemede alınan kararlar olduğunu belirten Evcin, “Fakat bu kararların uygulanabilmesi için kesinleşmesi gerekiyor. İcra edilebilmesi kararın kesinleşmesi şartına bağlı. Fakat itiraz edildiği için kesinleşme yıllarca sürüyor ve çocukla görüşme ne yazık ki mümkün olmuyor. Eğer karşı taraf göstermek istemezse göstermiyor” diye konuştu. “Boşanma olaylarında çocuklar şantaj malzemesi olarak kullanılıyor” Boşanma konularında çocukların şantaj malzemesi olarak kullanıldığını ve bu durumu en çok erkeklerin yaşadığını ileri süren Evcin, “Çocukla babanın görüşmesi konusunda mahkeme kararının kesinleşmesi ve bunun başka şehirlerde ise uygulanabilmesi için çok uzun prosedürler gerekiyor. Özel görüşme yerleri ve özel kişiler olması gerektiğine dair uygulamalar var. Fakat ne yazık ki karşı taraf istiyorsa gösteriyor, istemezse bu prosedürler uzun zaman aldığı için görüşülemiyor” dedi. “İcra yöntemi çocuğun psikolojisini etkiliyor” Evcin, çocuğun görüştürülmeme durumunda icra yönteminin devreye girdiğini ancak bunun çocuğun psikolojisine olumsuz yönde etki yaptığına değinerek şöyle konuştu “Kalabalık bir heyet halinde çocuk alınıyor ancak çocuk bunu gördüğü anda zaten yıkılıyor, psikolojisi darmadağın oluyor. Zaten boşanma sürecinde sürekli kendilerine yükleme yapıldığı için çocukların psikolojisi inanılmaz kötü etkileniyor ve tabi ki gelecekleri de etkileniyor. Bunlar Türkiye’nin çocukları, dolayısıyla Türkiye’nin geleceği etkileniyor. Ülkemizde şöyle bir algı var; çocuklar anneye verilir, anne istediği zaman gösterir. Babalar nafakayı öder, babalar çocuklarla görüşemez, onlar her türlü fedakarlığı yapar, gerekiyorsa şantajla ev, araba, para kazanır, ne eder bulur çocuğuna verir.” “Kadının ne kadar çocukla görüşme hakkı varsa, erkeğin de o kadar hakkı vardır” Bir erkeğin kadına şiddet uyguladığında diğer erkeklerin de bu durumdan olumsuz yönde etkilendiğine işaret eden Evcin, “Kadına şiddette toplumda eğer bir erkek kadına şiddet uyguladıysa bütün erkekler bunu yapmış gibi lanse ediliyor. Erkeğe şiddet görülmüyor. Erkek hep şiddet uygulayan, para kazanan, aldatan, döven, kumar oynayan ve alkol kullanan insanlar gibi gösteriliyor. Fakat erkekler böyle değil. Erkekler de insandır ve onların da hakları vardır. Kadın ne kadar anneyse, erkek de o kadar babadır. Kadının ne kadar çocukla görüşme hakkı varsa, erkeğin de o kadar hakkı vardır” ifadelerini kullandı. “Nafaka süresiz olunca silaha dönüşüyor” Nafaka konusuna da değinen Evcin, müvekkilinin turizmde çalışan birisi olduğunu ve süreç boyunca işsiz kaldığını ancak nafaka ödemekle yükümlendirildiğini söyledi. Nafakanın süresiz olması durumunda silah olarak kullanılabileceğine dikkati çeken Evcin, “Böyle bir durumda eşitsizlik söz konusu. Erkek çalışıyorsa, kadın da çalışabilir. Erkek para kazanıyorsa, kadın da kazanabilir. Uç örnekler olarak bakmayıp genelleştirmek gerekiyor. Kadınlar ve erkekler eşittir, çocuğa da birlikte bakabilirler ve ikisi de para kazanabilir. Nafakanın da uzun süre olmaması ve belirli süreli olması gerekiyor. Ali Bey nafaka ödemediği her ay için 90 gün hapis cezası yatmak zorunda” diye konuştu.
ayrı şehirlerde çocuğu görme hakkı