Bununlabirlikte hayatınızı idame etmek adına gerekli olan stresi, dengeli ve sağlıklı biçimde kullanmanıza vesile olur. Canlı Online Stres Yönetimi Eğitimi ile Kazanımlarınız. Stres Yönetimi Eğitimi ile kazanımlarınız şunlardır: • Eğitim sonunda stresi kontrol altına alacaksınız. Dahabüyük bir başarı elde etmek ve kariyerinizin bir sonraki seviyesine geçmek ister misiniz? Gerçek kariyer büyümesi, ilgi alanlarınızın, değerlerinizin ve becerinizin farkında olmanız sayesinde oluşur.Kariyerinizde büyümenizin sınırlı veya durgun olduğunu hissettiğiniz bir noktaya gelmiş olabilirsiniz. Dil sürtçmesi değil, bilinçaltı olabilir. Meclis Genel Kurulu’nda FETÖ’nün siyasi ayağıyla ilgili konuşma yapan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’a yanıt veren AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, Fethullah Gülen’e ‘Sayın’ diye hitap etti. Başkan Vekili AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş’u uyardı. Alt benliğin kontrolsüz bir şekilde kapris ve arzusuna kapılmak, duygusal bedenimizde büyük bir yorgunluğa neden olmaktadır. Evrimsel hedefimiz, duygusal doğamız üzerinde kontrol sahibi olmaktır ; ancak hedefimize ulaşmak ve duygusal doğamız üzerinde hakimiyet ve kontrol elde etmek için yapmamız gereken önemli bir şey var. Tweetle. Beyninizi Değiştirin Vücudunuz Değişsin. Dr. Daniel Amen ‘in kitabı dilimizde de mevcut. Kitabın içerisinde beynin önemli bölümlerinin, sağlığımız ve psikolojimiz üzerine etkileri anlatılıyor. Doğru bir şekilde beslenildiğinde, zihni sakinleştirecek uygulamalar yapıldığında beyin oluşan etkileri Bilinçaltı 0-5 yaş arası yoğunluk olmak üzere 5-10 yaş arasında anne-bana tarafından ve yakın çevremiz tarafından kodlanıyor. Bu kodlamanın ardından 25 yaşına kadar uykuya yatıyor. zzupjf. İnsanların çoğu varoluş gerçeğini inkar etmezBilinçaltı sistemi ve yaşam sürecinde kullanımı. Bazıları doğasının pürüzleri bile bilinçaltının oyununa atıfta bulunur. Fakat asıl durum, bir kişinin kendi iradesi içinde bulması, kendi iç dünyasını kontrol etmeyi öğrenmesi durumunda, yaşamında kaçınılmaz bir başarıya sahip olacağını ileri sürer. Herkes için bilinçaltı süreçleri kontrol etmeyi öğrenmek gerekir, çünkü o zaman, hayatı kontrol edebilecek olan duygu ve duygular değil akıldır. Bütün kararlar uyum içinde alınacaktır. Bu yüzden, bilinçaltının nasıl kontrol edileceğini anlamak için, altta yatan olguları anlamak nedir?Bilinçaltı kurgusal bir kavram değildir. Bu, tıpta bile kabul edilen insan vücudunun çok gerçek bir bileşenidir. Bir kişinin belirli yaşam durumlarında gezinmesine yardımcı olan budur. Bazı bilinçaltı sezgi ile karıştırılır. Tüm hayatı boyunca bir kişi, bilinçaltında yaşam yıllarının deneyimi ile elde edilen birçok bilgiyi saklar. Bazı düşünceler alışkanlıklar yaratır ya da bir şeyi bir şey yapmaya zorlar, bazen alışılmadık şekilde edinilen alışkanlıklar kabul becerileri çağırmak. Ebeveynler, tanıdıklar, kendi deneyimleri tarafından kişilere rehin verilen onlardır. Bu sayede çevredeki dünyaya özgü görünümü ile kişiliğin oluşmasıyla oluşmuştur. İnsanların fikirlerinin ve karakterlerinin çeşitliliğini açıklayan bu yeni fikirleri yeniden üretmezgibi. Mesele şu ki, kişi bilinçaltı bilgilerini kendisi yaratır. Düşünceler, duygular, bilinçaltı - bu sırayla bir bilgi değişimi vardır. Böylece, insanın düşüncelerinde yeniden üretilen her şey, iç dünyanın bir parçası haline gelir. İnsanlar kendilerini programlıyorlar. Bu kalite, inanılmaz faydalarla kendiniz için kullanılabilir, ancak aksi durumda ters olumsuz etki elde edebilirsiniz. Bu bilginin birikimi dış çevreyi etkilemektedir, bu nedenle bir kişi kendi iletişim çevresini niteliksel olarak seçmelidir, böylece daha sonra insanların çok uygun olmayan bir şirketinin parçası olmayacaklardır. Subliminal ayarları değiştirmek kolay değildir. Olumsuz programların tamamen ortadan kaldırılmasına yardımcı olan belirli teknikler olmasına asıl görevisistematikleştirme ve gereksiz bilgilerin taranması. Rasyonel bir tahıldan bahsetmek için seçim. Bu düşünceleri görsel imgelere dönüştürme sürecinde olur. Bilinçaltı akıl, bir kişinin programlı hedeflerine ulaşmasına yardımcı olur, bu da ona başarıya ulaşmasına ve istenen belirli görevleri yerine getirmesine yardımcı olacaktır. Bilinçaltının gücü oldukça güçlüdür, ki bu da bir insanı zorluklara karşı daha dirençli hale getirebilir, böylece yaşam yolunun geçişini bu kadar olumlu ve önemli sayıda olmasına rağmeninsan için özellikler, herkes bu becerileri rasyonel olarak atamaz. Bu, bir kişinin düşünceleriyle bilinçaltı zihnini olumsuz fenomenlere programlayabileceğini ve bunun da daha sonra acınacak bir sonuca yol açabileceğini göstermektedir. Bu yüzden sadece eylemlerinizi değil, düşüncelerinizi de takip etmeniz önemlidir. Psikologlar olumlu düşünmeyi kişi sürekli düşünürse,Bir aile kuramayacağını söyleyelim. Bir süre sonra düşünceler programlama aşamasına dönüşür ve kişi kendi ailesine sahip olma arzusunu tamamen ortadan kaldırır. Ve hatta ciddi bir ilişkide bile, ailesinden kaçınarak, eşini psikolojik olarak yabancılaştırıyor. Kişinin kendisine zarar vermek ve hayatını kökten yok etmek için yapabileceği basit eylemler fonksiyonlarıBirçoğu için, bu çalışmanın bir keşif olacakİnsan bedeni bilinçaltının işlevlerini belirler. İnsan vücudunun daha görsel bir temsili için, çok sayıda insanın kullanıldığı bazı büyük prodüksiyonlarla karşılaştırılabilir. Bu nedenle, bilinçaltı zihin, işletmenin normal yaşamı için gerekli süreçleri yerine getiren çok sayıda işçi sınıfıdır. Bilinç ve bilinçaltı yakın işbirliği içinde. Bilincin rolü, küresel hedefler oluşturmaktır, yani, işletmenin başka yollarını da bulabilirsinizkarşılaştırması. Örneğin, mülkündeki insan vücudu bir çeşit bilgisayara benzeyebilir. İnsan bilinci makinenin normal çalışması için belirli yazılım ve diğer bileşenleri yüklemek yapabiliyor kimse programcı, gibi davranır. Ama bilinçaltı bu programlar, bunların güvenilirlik ve gerekli görevlerin kesin performans çalışmasını sağlar. Sadece bilinci ve bilinçaltı uyumlu bir tandem oluşturmak, bir kişinin mutlu zihnin işlevleri anlamak oldukça basittir. Her şeyden önce, insan beynindeki gerekli bilgileri sistemleştirerek ve depolamayı hedefliyorlar. Eğer yeteneklerini geliştirirsek, onları sınırlandırmak imkansız olduğu sonucuna varabiliriz, bir kişi ihtiyaç duyduğu her şeyi hatırlayabilir. Bilindiği gibi, 21. yüzyıl yaşamı boyunca, bir insan kafasında inanılmaz miktarda bilgi biriktirir ve bu da büyük bir İngiliz Ansiklopedisinin hacminden yüzlerce kat daha büyüktür. Fakat sorun şu ki, pek çoğu, doğanın böyle bir armağanını nasıl kullanacağını ve bu bilgiyi veya bilgiyi doğru zamanda nasıl uygulayacağını bilmemektedir. Bilinçaltıyla çalışmak, bir kişiyi farklı bir yaşam seviyesine adamları araştırma sırasındaBir hipnoz halindeki bir kişinin, bir dakika ayrıntıda, hayatındaki herhangi bir olayı ortaya çıkardığını keşfetti. Ancak yaşlı insanlar 50 yıl önce olanları bile anlatabilir ve detaylar atlanmayacaktır. Bu deney insan beyninin sınırsızdır ve muazzam olanaklara sahip oldukları bir kez daha kanıtlıyor. Bilinçaltının tüm sırları tam olarak açıklanmamaktadır, ama bazı şeyler zaten olağanüstü belleğin varlığı yeterlidirbasitçe açıklanabilir. Beyin bilinçaltı düzeyde gerçekleşen süreçlerde çok miktarda bilgi içerir. Ek olarak, beyinde sürekli olarak çok sayıda değişken eylemler meydana gelir, örneğin, bilgilerin üzerine yazarak, mantıksal zincirler inşa edilir. Ne yazık ki, bir kişi henüz bu fenomeni yönetme noktasına ulaşmamıştır. Bunu açıklamak oldukça basittir, çünkü bilginin asimilasyonu ve sistemleştirilmesi süreci tam olarak araştırılmamıştır. Bilinçaltının tüm sırları henüz açık dönüşüm süreci oldukçakarmaşıktır. En önemli fonksiyonlardan biri homeostatik süreçtir. Örneğin, burada insan vücudunun sıcaklığına atfedilebilir. Bunu destekleyen bilinçaltıdır. Bilinçaltı zihin nefes alma ve kalp atışı sürecini kontrol eder. Bu nedenle, kişi normal ve stabil bir durumda tutulur. Otonom sinir sistemi, kimyasal değişimi ve diğer birçok süreci destekler. Bu köklü çalışma sayesinde vücut rahat hisseder ve yaşamsal faaliyetlerine devam dengesi diğer tarafından korunurfonksiyonlar, aynı zamanda düşünme alanında da olur. Bilinçaltı zihniniz, şimdiye kadar yaşadığınız en rahat koşulları hatırlayabilmektedir. Bu şartlara dayanarak, bedenimiz yine bu rahat bölgeye geri dönmeyi amaçlamaktadır. Eğer kişi ötesine geçmeye çalışırsa, beden oldukça doğru tepki göstermeye başlar, hem fiziksel hem de duygusal düzeyde rahatsızlık vardır. Sadece bir kişinin bilinçaltının eski işlevlerini değiştirdiğini ve eksiksiz bir rahatlık kazanmaya çalıştığını kişi için olduğu gibi yeni duygularHem fiziksel hem de duygusal olarak sakıncalı, garip ve korkulu. Bu tür duygular, örneğin, yeni bir iş ararken, ilk sınavları geçerken, yeni yabancılarla tanışarak, karşı cinsle bir bağlantı kurmaya çalışırken kendilerini gösterebilir. Bütün paletin, bir kişinin konfor bölgesinden çıkması gerektiğini söylediği şey budur, ancak bilinçaltı, ne yazık ki, bunun olmasına izin vermez, bundan dolayı, sinirlilik ve rahatsızlık ortaya çıkar. Böyle olaylardan kaçınmak için, insanlar bilinçaltının nasıl kontrol edileceğini gelişimi bilinçaltının faaliyetlerine bağlıdırKonfor bölgesi bir çeşit tuzak olabilir. Bu özellikle yaratıcı ve yaratıcı insanlar için doğrudur. Sonuçta, bir düşünce uçağı gerektirir. Bazen yararlıdır ve fiziksel stres hayatta kalır. Sakin ve ölçülen yaşam akışkanlığı gerçekten yaratıcı bir insanın cehennemidir. Lider olmayı kararlaştırmış olan kişilere konfor bölgesi bırakılmalıdır. Bir kişi daha sonra ona yardımcı olacak yeni bir deneyim ve yeni beceriler kazanır. Ama zamanla, tüm bunlar konfor bölgesine yeniden tanıtmaya karar verirseniz, veya pahalı bir satın alma yapmak zorunda, bir süre için rahatsızlık ve rahatsızlık hissedeceksiniz. Genel olarak, bu süreç, bir kişinin belirli bir hedefe ulaşmak için gerekli olan kurallara dayanarak kendisi için yeni bir rahatlık bölgesi inşa etmesine yol açar. Eğer bir kişi bu duyguların üstesinden gelemezse, o zaman yeni bir rahatlık bölgesi inşa etmek neredeyse imkansız olacaktır, ama eğer bu meydan okuma ile başa çıkması durumunda, sonunda yeni bilgi, deneyim ve yeteneklerini genişleten yeni bir rahatlık alanı alacak. .Birisi kendini ayarlamışsayüksek hedef, o zaman uzun yol için hazır olması gerekiyor. Klişeleri bırakmayı ve kısayolları kaldırmayı öğrenmesi gerekecek. Ve bu süreç zaman gerektirir. Bu bilinçaltı ile kural - bir kişi formüle etmelikendiniz için amaç. Üstelik bu hedef, düşüncelerinde sürekli olarak ilerleyeceği yasaya benzer olmalıdır. Bunun nedeni, bu hedefin altkortekste yazılması için yazılmıştır. Kişi yavaş yavaş buna inanmaya başlayacak ve çok geçmeden olaylar gerçekleşmeye başlayacak. Bilinçaltının gücü, belirli bir hedefe ulaşmak için gerekli olan doğru eylemleri tetikleyecektir. Bir kişi, bir hedefe ulaşma sürecinde elde edilmesi gereken bilgiye karşı duyarlı hale gelir ve daha sonra sıradan yaşamına büyük bir hedef nasıl?Daha önce belirtildiği gibi, bilinçaltıGerçekten harika bir araç. Yaşamın tüm alanlarını etkileyebildiği. Fakat bu nasıl olur? Bu konuya bakarsanız, bilinçaltını nasıl değiştireceğinizi anlayabilirsiniz. İnsan sürekli olarak kendi içselliğini ve ilkeler. Böylece gelişimi veya bozulması meydana gelir. Bilinç bağımsız olarak, bir insanın hayatının ilginç faktörlerini kendine çeker, ilkelerine, inançlarına ve daha fazlasına karşılık gelen insanlarla tanışmasını sağlar. Şaşırtıcı, bir insanın ona inanıp inanmadığı gerçeği, bilinçaltı hala var olacaktır. İnsanların isteğine veya bazı sosyal statülerine bağlı değildir. Bu yasa kalıcıdır. Yaşamdaki tüm sıkıntılar yalnızca inançlardan kaynaklanır, çünkü bilinçaltı zihin her şeyi yapabilir - bir kişiyi mutlu edebilir veya sorunlara neden olabilir. Örneğin, yoksulluğa mahkum olduğuna ikna olmuşsa, o zaman böyle olacaktır. İçsel bir durumla başlamak gerekir. İç dünya dış kabuğun değişmesine yardımcı olacaktır. İkincisi ile başlamak anlamsız. Hiçbir değişiklik olmayacak. İç derin sebepler giderilene kadar durumlar tekrarlanacaktır. Bu nedenle, bilinçaltını nasıl kontrol edeceğinizi bilmek çok önemlidir. Başlangıçta doğru bir şekilde programlanmalıdır. Yaşamın her alanda uyumlu olması için çevrenizdeki dünyayı keşfetmek gerekir. Yani düşünceler okuryazar olmalı ve gerçek olaylarla birleştirilmelidir. Bu durumda, bir insan refahı elde edebilir, sadece etrafındaki dünyayı değil aynı zamanda kendi içindeki bir şeyi de değiştirebilir. Bunun farkında olmak, istediğinizi alma, bir şekilde kendinizi geliştirme ve diğer insanlara yardım etme fırsatı konsantrasyonuBilinçaltı nasıl kontrol edilir, o uzaklardan biliyorher kişi, birçoğu onun hakkında bir şeyler duymuş olsa da. Herkes doğasını ve kullanım yollarını anlamıyor. Onun gücü sınırsız ve bilim adamları bunu uzun zaman önce kanıtladı. Bir kişi kendi bilinçaltını kontrol etmeyi öğrendiyse, daha sonra kendisine yardım edecek olan ek hayati enerji aldığı anlamına gelir. Kendi bilinçaltını kontrol etmeyi öğrendikten sonra, hayatını istediği yöne bir kitap var "Yönetim Teknikleribilinçaltı "Murphy Joseph. Yazar “zihinsel tedavi” gibi bir şeyin sırlarını ortaya koymaktadır. Bu terimin birkaç yorumu var. Birincisi, bilinçaltını değiştirerek, kişi özünü değiştirebilir. Yazar, insanların tüm sorunlarının yerine getirilmeyen arzulara dayandığını söylüyor. Bir insan derinden endişelenir, çünkü bir sonuç elde edemedi, planları gerçekleştirilmedi. Bu durumda, uyum içinde hayata güvenmemelisiniz. İkincisi, zihinsel tedavi aynı zamanda bir kişinin fiziksel durumunun zihin kontrol yöntemleriBilinçaltı zihin her şeyi yapabilir, sadece bir kişinin ihtiyacı vardırdoğru şekilde ayarlayın. Birçok insan bunun nasıl yapılacağına dair özel tavsiyeler almak ister. Bunların çoğu yok. Bilinçaltı zihin kontrol yöntemlerinden bazıları şunlardırYatmadan önce vermelisinbilinçaltı görevi - rahatsız eden bir sorunu çözmek için. Gerçek tarafından kabul edilen düşünce formu beyinden solar pleksusa geçer ve sonunda geleneksel yöntemlerle sınırlamamalısınız. Büyük acıya derinden tepki vermeyin. Kadere arzusunun yerine getirildiğini görselleştirmek için yatmadan önce birkaç kez. Düşünceler, duygular, bilinçaltı - bütün bunlar bir zincirin sistemin yetenekleriGenellikle bilinçaltı bir bilgisayarla karşılaştırılır,belirli bir program türünü olabilir. Bu, içsel inanç ve düşünce yenilenmesinin nasıl gerçekleştiğidir. İnsan alışkanlıklarının oluşumuna gelince, rejenerasyonları belirli formülasyonların tekrar tekrarı nedeniyle gerçekleşir. Belirli bir psikolojik oluşmuşalışkanlıkları, bir kişi yavaş yavaş hedefe doğru gitmeye başlar. Bu süreçte, çevre algısı için ihtiyaç duyduğu yeni bir rol, bazı görüşler, yeni görüşler edinir. Bilinçaltı sistemi görsel ve zihinsel imgelerden dolayı bazı görevleri yeniler. Bir kişinin başarı için böyle bir kurulum alması için gerekli olan bu görevleriİnsan aklının bilinçdışı kısmındaoldukça zor bir işlev düştü - düşünme ve görselleştirme sürecinde ortaya konan belirli verilerin sistematikleştirilmesi ve yorumlanması. Bilinçaltı, bir insanın hayal ettiği gibi istenen düşünce ve görüntüleri almasına yardımcı olmak zorundadır. Ancak bunun yanı sıra, bir kişinin tüm iç organların ve hayati sistemlerin çalışmalarını kontrol etmesine de yardımcı olur, bu süreç de inanılmaz derecede zorluklarBir insanın karşılaşabileceği problemler -Kendi düşüncelerinin doğru oluşumu için bu bilgi eksikliği. İnsanlar bilinçaltı zihinlerinde kesinlikle istediklerini değil sabitleyebilirler. Bunun nedeni bilinçsiz bir reaksiyonun bunların iyi düşünceler olup olmadığını belirleyememesidir. Bu nedenle, her şeyi gerçek olarak algılar. Bu durumda, bilinçsiz reflekslerinize rahatsız edici düşünceler koymamaya çok dikkat etmeniz nasıl başa çıkılır?Düşüncenin yıkıcı etkisinin üstesinden gelmek,Bir kişinin kendini neden başarısızlığa karşı programladığını anlamaya başlamak gerekir. Bu sınırı geçebilirse, kendisi için çok sayıda kapı açacak olan gerçekten paha biçilmez bir bilgi alacak. Her şeyden önce, olumlu düşünmek, en ümitsiz durumlarda bile pozitif yönleri bulmak için, kendi bilinçsiz sisteminize negatif enerji akışları göndermemek için kendinizi herhangi bir durumda eğitmeniz değiştirmenin etkili yollarıGeorge Sidorov'u sunar. "Bilinçaltının yönetimi ve matristen çıkma" - kendi iç dünyasında teknoloji çalışması sağlayan en iyi seminerlerden biri. Çalışmalarındaki diğer birçok yazar da bilinçaltı yönetim uygulamalarını gerçekleştirmiştir. Valery Sinelnikov'un “Bilinçaltının Sırları” kitabı gücünüze inanmanıza, zorluklara karşı koymanıza, suçluluktan kurtulmanıza, affetmeyi öğrenmenize, depresyondan kurtulmanıza ve gerçekten mutlu bir insan olmanıza yardımcı olacaktır. Nefes Koçluğu Eğitimi Hayatın en önemli kaynaklarından biri oksijendir. Akciğerleriniz aldığınız nefesin kana oradan da vücuttaki tüm hücrelere ulaşmasını sağlar. Durağan haldeyken nefes alma hızı yavaşlar ve hareket halindeyken insanlar daha sık nefes alır. Kalp atım hızı da nefes alma hızı ile bağlantılıdır. Vücudun enerji ihtiyacı çoğaldığında hem nefes alma hem de kalp atışında hızlanma gerekir. Günümüz şartlarında nefes koçluğu eğitimi ile insanlara bu konuda destek veren insanlar, sağlıklı nefes almayı kolaylaştırır. Sağlıklı nefes alan insanlar ise daha iyi şekilde vücudun oksijen ihtiyacını karşılar. Stres ve kaygı bozukluğu ne yazık ki çok karşılaştığımız durumlar arasındadır. Pek çok insan farklı nedenlerden dolayı nefes almakta güçlük çekiyor olabilir. Oysa iyi bir nefes koçu sayesinde; Rahat nefes almak Rahatlamak Kaygıdan uzaklaşmak Fiziksel sorunlardan kurtulmak Psikolojik sıkıntılardan uzak kalmak Vücudun hava ve oksijen ihtiyacını karşılamak Mümkün olur ve insanlar bu konuda eğitim veren kişilere her zaman ihtiyaç duyar. Kimi zaman nefes egzersizi ve kimi zaman telkinlerle sıkıntı yaşayan insanların rahatlaması söz konusu olur. Oksijen kadar olmasa da karbondioksit gazı düşük seviyelerde vücudun ihtiyaç duyduğu bir gaz molekülüdür. Dolayısı ile kontrolsüz nefes almanın karbondioksit yetersizliğine neden olması söz konusu olur. İnsan ihtiyaçlarını çok iyi bilen eğitmenler, nefes kontrolü ile insanların ihtiyacı olan havanın alınmasına yardımcı olur. Nefes Koçluğu Sertifikası Kimler Alabilir? Hayatını sağlıklı ve sorunsuz yaşamak isteyen insanlar uzman kontrolünde adım atmaya özen gösteriyor. Nefes koçluğu sertifikası olan ve bu alanda eğitim vermeye hak kazanan insanlar aranan meslek grupları arasında yer alıyor. Bu tür sertifikayı kimler alabilir dersek; Yaşam koçları Spor eğitmenleri fitness eğitmenleri pilates eğitmenleri Antrenörler Spor ve nefesle ilgilenmek isteyen herkes Uzun bir liste şeklinde karşınıza çıkacaktır. Bu tür bir eğitimle insanlar için faydalı etkinlikler uzmanlar tarafından kontrol altına alınmaktadır. Alınan eğitimle beraber; Fiziksel sağlık ve vücut dengesi Hayattan zevk alma Nefes almanın farkına varma Spor etkinliklerinde nefes tekniği Gelişecek ve uzmanlardan faydalanan insanlar kendini çok daha iyi hissedecektir. Yaşam kaynağınızı verimli kullanmada uzmanların size olan tavsiyeleri sağlığınız açısından önemli fırsatlar yaratacaktır. Nefes Terapisi Sertifikası Rahat nefes almak veya içinde bulunduğunuz duruma göre farklı şekilde nefes kontrolü sağlamak önemlidir. Efor arttıkça kalp atışı hızlanır, nefes artma sayısı çoğalır. Elbette ki hareket ve sporla birlikte nefes düzeninin sağlanması belli bir eğitimle daha iyi sonuç ortaya koyar. Egzersiz ve destek konusunda, insanlara yardımcı olan uzmanların önemli bir eğitim almış olduğu görülür. Bu eğitim sonrasında ortaya çıkan nefes terapisi sertifikası insanları daha sağlıklı olmaya taşıyacak bir formül gibi kendini gösterir. Yaşam koçu ve spor eğitmeni olarak çalışan pek çok kişinin, özellikle sorumluluğunu üstlendiği kişilere verdiği hizmet önemlidir. Bu hizmetin daha sağlıklı şekilde oluşması için, gerekli nefes kontrolünün katılımcılara en iyi şekilde öğretilmesi gerekir. Bu konuda gerekli eğitimi almış olan uzmanlar, gerektiğinde kaliteli bir eğitim ve avantajlı sonuçları diğer bireylere aktarır. Sertifika ve belge ile nefes terapisi konusunda oldukça önemli eğitim fırsatları ortaya çıkmaktadır. Vücudun ihtiyaç duyduğu oksijen ve havada bulunan diğer gazlar belli oranda alınmalıdır. Bunun sağlıklı bir şekilde alınmasını sağlamak için, ağızdan ve burundan alınan nefesin belli bir kontrolle dengede tutulması önemlidir. Hareket halindeyken veya stabilize durumda insanların farklı şekilde nefes ihtiyacı vardır. Eğitimini almış ve nefes eğitimini verebilme kabiliyetine gelmiş olan uzmanlar, bu konuda insanların nasıl nefes alması gerektiğini rahatlıkla öğretecek potansiyele sahiptirler. Nefes Terapistliği Sertifikası Terapist olduğunuz konuda, alacağınız eğitim ve insanlara sunacağınız eğitim dengeli olmalıdır. Söz konusu nefes terapistliği ise bu konuda çok daha dikkatli olmak ve uygulamaları eksiksiz yerine getirmek gerekir. Nefes kontrolü insanların sağlıklı olması için önemlidir. Hareket değişkenliği, stabilize durumlar ve bulunduğunuz ortama göre nefes almanız değişik şekilde ortaya çıkar. Uzmanlar ise bulunduğunuz ortama uygun nefes alma konusunda telkin edici ve öğretici özelliklerini kullanır. Yetenekleri ile birlikte eğitimini başarıyla tamamlamış olan kişilere nefes terapistliği sertifikası verilir. Burada alınan sertifika ve onun avantajlı sonuçları, iyi bir eğitimin insanlara katkısını en iyi şekilde göstermektedir. İnsan beyni ciddi anlamda sınırsızdır. Aslında kişi kendi sınırlarını kendi belirler de denilebilir. Bu yüzden olacaktır ki birçok alanda çalışmalar bu yönde yapılmıştır. Beyni kontrol altına alabilmek ve insanı bir rotaya sokabilmek gerçekten de muazzam bir şey olsa gerek. Çoğumuza göre de bunlar komplo teorisi olarak da adlandırılabilir fakat öyle değil. Subliminal mesajlar, ya da bilinçaltına gönderilen telkinler olarak da adlandırılabilir. Uzun uzun ansiklopedi karşılığını vermek yerine azıcık aktarmak istiyorum. Bilinçaltına belirli karakterlerin üzerine gizlenerek yollanan bir takım mesajlara denir. Karşılaşma anında fark edilmemek üzere tasarlanmıştır. Bunları sıradan insanların direkt olarak keşfedilmesi çok zordur . Fakat otistikler anında yakalayabilirler. Dizilerde veya filmlerde karakterlerin içtiği içecek markaları, kıyafetleri subliminal mesaj örneklerindendir. Bu tekniklerin amaçları, etkisi, kullanım sıklığı ve rekabet gibi konularda ahlaka uygunluğu konuları tartışmalıdır. Marka ve ürünlerin pazarlamasından toplumun ilgi, ihtiyaç ve algısını değiştirmeye kadar birçok konuda kullanılmaktadır. Bu mesajlar insanı amaçlandığı konuya insanların yönelmesine sebep oluyorlar. Şu ana kadar yapılan çalışmalar neticesinde en bilinçli ve defansif kişiler bile bu mesajları ilk bakışta %100 olarak çözememektedir. Bu da toplumlarımızı yönlendirmeli reklamlara karşı savunmasız mesajlar, günümüzde reklamcılık ve propagandaya yönelik çalışmalarda da yine karşımıza çıkmaktadır. Kimi çalışmalar ürünü ya da kişiyi çekici kılmak için gerçekleştirilirken, kimi çalışmalar da kişileri ya da ürünleri ekarte etmek adına karalama kampanyası niteliği taşımaktadır da. Karşılaştıma temalı çalışmalar da söz konusudur, bu yüzden aynı konuda çalışmalar gerçekleştiren ya da ürün sunan firmaların aynı reklamlarda yer alması durumuna rastlayabilirsiniz. Subliminal reklamcılık ve mesajlar, ülkemizde TBMM’den geçen kanun neticesinde kullanımı yasaklanmış olsa da birçok yayında hala bu konu üzerine çalışmalara rastlamak pek mümkün olmuştur. İlk denemesi bir sinema salonunda yapılmış olan subliminal bilinçaltı mesajları sayesinde sinema da mısır ve kola satışı bir günde %15 artmıştır 25. kare yönetimine başvurulmuştur ve bu yöntem de basit bir dille televizyon ekranı 25 eşit kareye bölünmüş bir sistem içermektedir. İzlediğimiz görüntüler aslında bu parçaların toplamından gözlerimize yansımaktadır. Biz bu eşit parçalardan 24 tanesi görür ve kolaylıkla algılarız. 25. kareyi ise sessiz sedasız beynimiz bilinçaltımıza iter, üstelik gözlerimiz bu ayrıntıyı seçemez bile ama yine de bilincimiz algılar ve önemser. Deyimi yerindeyse uslu bir çocuk gibi verilen bu mesajlara beynimiz itaat eder. Gözle görülemeyecek kadar kısa sürede patlayan flaşlar şeklinde mesaj ekranda belirir ve biz anlamadan kaybolur. Subliminal çalışmalar, geçmişte ürünleri pazarlamak adına hayatımıza giriş yapmış olsa da sonrasında bazı örgütlerin gizli mesajlarını barındırmak adına da kullanılmıştır, ya da bazı ürünleri çekici kılmak adına çeşitli cinsel temalı çalışmalar gerçekleştirildiği de olmuştur ki bu konuda da bir çok örneğe rastlamak mümkündür. Belki de bu yüzden olacaktır ki ilk etapta birçok alanda kullanımı adil bulunmuşken bir anda haksız rekabete yol açma ya da ahlaki boyut açısından sınıfta kalmış gibi de kabul edilmiş oldu. Subliminal mesajlar hayatın her anında karşımızda desek abartmış olmayız. Cepte taşınan paralardan çizgi filmlere, kutu içeceklerden çikolatalara ya da restoranlara kadar her yerde her şeyde karşılaşmanız mümkün. İlk Çıktıklarında Oyun Kontrol Sistemleri, Basit Tasarımlı ve Fazla Ergonomik Olmayan Cihazlardı. Joystick Dediğimiz, Bu Aletler Bir Tutma Kolu ve Makinenin Türüne Göre Farklı Sayıda Tuşa Sahipti. Ancak Zamanla, Oyuncuların İstekleri ve Gelişen Teknolojiye Ayak Uyduran Kontrol Cihazları, Tasarım Konusunda Harikalar Yaratmaya Başladılar. Özellikle Son 15 Yıl İçerisinde Gelişen Profesyonel Oyunculuk Anlayışıyla Birlikte, Hız ve Rahatlık Bu Sistemlerde Çok Önemli Oldu. Kısa Yol Tuşları, El Hareketleriyle Kontrol Derken Bu Cihazların Geldiği En Son Nokta Düşünceyle Oyunlara Yön Verme Teknolojisi. Bir Yıldan Fazla Süredir, Ortalarda Videoları Dolaşan Emotiv Epoc Adlı Sistem Nihayet Piyasaya Çıkıyor. Bir Kulaklığa Benzeyen Cihaz da Bulunan 14 Sensör Kafanın Farklı Noktalarına Yerleştiriliyor. Bu Modern Bir Kulaklık Değil, Düşünceyle Oyun Kontrol Etme Cihazı Emokey Adlı Yazılım İse, Sensörlerden Aldığı Verileri Bilgisayara İletiyor, Bu Sayede Klavye ya da Fareye Gerek Kalmadan Oyunları Kontrol Edebiliyorsunuz. Ancak, Sistemi Çalıştırmak İçin Yazılımdaki Tuş Kombinasyonlarını Kendinize Göre Ayarlamanız Gerekiyor. 300 Dolar'lık Cihaz, Şimdilik Sınırlı Sayıda Satılacak. Firma Başarı Sağlarsa, Seri Üretime Geçmeyi Düşünüyor. Ancak Emotiv Epoc'un Herkeste Aynı Performansı Vermediğini Hatta Test Edenlerden Bazılarının Hiç Çalıştıramadığını da Ekleyelim. Yazan SDN - Haberler bilinçaltıAnasayfa - Yazı Etiketleri "bilinçaltı" 2021 TARİHLERİNDE ZİHİN BOYUTUNDA YEME EĞİTİMİ ÇALIŞMALARI İster diyetisyeninizin verdiği diyet listesiyle, ister doktorunuzun önerdiği beslenme şekliyle yada diyet hakkındaki tüm bildiklerinizle gelin. SADECE KARAR VERMİŞ BU İŞİ ÇÖZMEYE NİYET ETMİŞ OLARAK GELİN… Bu çalışma yukarıdakilerin dışında, zihin boyutunda, bir YEME EĞİTİMİ çalışmasıdır. 7-11-14-18 haziran Bolluk Bereketi hayatına çekebilmek için bilinçaltı çalışmaları Bilinçaltı kayıtlarınız kıtlık bilinci, yoksulluk kaygısı, elindekilerini kaybetme korkusu, para bana gelmez” inancı gibi kayıtları taşıyorsa bolluk bereketi hayatınıza çekmekte zorlanırsınız. Yapacağımız REGRESYON, ENERJİ, EFT, DERİNTRANS NLP uygulamalarını da içeren çalışmalarımızla bu kayıtları dönüştürebilir bolluk bereketi hayatınıza çekebilirsiniz. DOĞRU İLİŞKİYİ HAYATINA ÇEKEBİLMEK İÇİN ONLİNE BİLİNÇALTI ÇALIŞMALARI 20-23-27-31 mayıs 2020 İLİŞKİLERİNİZDE; Hep aldatılıyorsanız, denginiz olmayanları hayatınıza çekiyorsanız, değer görmüyorsanız, sürekli terk ediliyorsanız, “düzgün biri beni bulmaz” diyorsanız, partnerinizi saplantılı şekilde seviyorsanız bunun sebebini bilinçaltı kayıtlarınızda arayın. REGRESYON, ENERJİ DERİNTRANS ve EFT yi de kapsayan çalışmalarımız 4 bölümden oluşmaktadır. Bu çalışmalarda amaç ilişkilerle ilgili bilinçaltınızda kayıtlı olan yanlış inançların yıkımı ve doğru bilinçaltı kayıtlarının yüklenmesi üzerine olacaktır. 14-21-28 OCAK 2020 de “GEÇMİŞİN YÜKLERİNDEN ARINMA” Göztepe Gönüllü Evinde 3 hafta boyunca salı günleri, geçmişten getirdiğimiz ve bize sorun yaratan duygularla yüzleşip onları dönüştürme çalışmaları yapacağız EFT duygusal özgürleşme eğitimi Göztepe Gönüllü Evinde 3 hafta boyunca yapacağımız atölye çalışmasında EFT eğitimi verilecektir Bu kez 2-12 EKİM 2019 tarihlerinde Tanrıların adası BALİ’deyiz Ekim ayında Endonezya’nın egzotik adası Bali’nin doğal ve gizemli güzellikleri arasında sabah akşam dileyenlerle meditasyon ve yoga gün içinde de Bali’yi keşfe çıkacağız. Seminerim bu kez 12 mayıs 2019 da İNGİLTERE’DE Bilinçaltını ikna et, sağlık huzur bolluk ve bereketi hayatına çek 18-23 eylül 2018 Büyükada Mavi Otel’de bilinçaltı yeme eğitimi kampı Kampımızda; Büyükada’nın muhteşem doğasında sabah ve akşam YOGA, ormanın içinde yapacağımız YÜRÜYÜŞLER, otelimizin mutfağında özel olarak hazırlanmış sağlıklı yiyeceklerle beslenerek ve yapacağımız BİLİNÇALTI ÇALIŞMALARI ile muhteşem bir hafta sizleri bekliyor… Kilo sorununuzu, buna neden olan bir sağlık sorununuz tiroit, diabet, hormonal bozukluklar vs. olmadığı halde bilinçli halinizle her türlü yöntemi deneyip yine de çözemiyorsanız, muhtemelen bilinçaltınız sizi engelliyor demektir. Sürekli ve çok yemek, bir alışkanlık hatta bağımlılıktır. Yeme bağımlılığı da birçok bağımlılık gibi çoğunlukla duygularla ilişkilidir. Size sürekli yemek yedirten altta yatan DUYGUYA ulaşamazsanız, bu konuda ki uğraşlarınız genellikle boşuna ya da başarılarınız kısa süreli olacaktır. Bilinçaltı çalışmaları ile bu duygulara ulaşmak ve arınmak mümkündür. Yada sevdiğinizi sandığınız yiyecekler, börekler, tatlılar, pastalar kısacası size kilo olarak dönen yiyecekler mi? bunları sevmeniz sadece sizin şu anki inançlarınız, bağımlılıklarınız, yani bilinçaltı kayıtlarınız!.. Kampımızda yapacağımız çalışmalarla bu inançları, bu duyguları bu kayıtları silip yeni kayıtlar yükleyerek sadece sağlıklı yiyecekleri sever hale gelebilirsiniz. KENDİNİZİ, AĞZINIZI, ELİNİZİ kontrol etmeyi, ihtiyacınız kadar yemeyi, sağlıklı besinleri sevmeyi, doyduğunuzu fark etmeyi, zararlı besinlerin yerine çok daha masum yiyecekleri yerleştirebilmeyi öğrenebilirsiniz. UNUTMAYIN BİLİNÇALTI neye inanırsa onu gerçekleştirme eğilimindedir. Yoga yapmak, Büyükada’nın muhteşem ortamını yaşamak, ideal kilosuna inebilmek için bilinçaltı programlarını düzenlemek, sağlıklı beslenmek ve de dostluğu sevgiyi deneyimlemek isteyenler!…rezervasyonlarınızı 0532 3639662 nolu telefondan yaptırabilirsiniz. BUKET ELBEYOĞLU İLE DERİN TRANS EĞİTİMİ 1. MODÜL BUKET ELBEYOĞLU İLE DERİN TRANS EĞİTİMİ 1. MODÜL 10-11 Temmuz Saat – Alanınızda çok daha etkili ve güçlü çalışmalar yapmanıza olanak sağlayacak olan bu eğitimimizin içeriğinde Danışana yaklaşım, Seansa hazırlık, Bilgilendirme, İndiksiyon teknikleri ve Transa alma, Derin trans uygulamaları, Bilinçaltı yaklaşım teknikleri, Telkin oluşturma ve sunma, Kişiye özel telkin hazırlama ve Değişim yaratma tekniklerini, uygulamalı vaka sunumlarını da kapsayan orijinal ve keyifli bilinçaltı çalışmaları yer almaktadır. Bilinçaltınız, Diyet Listelerini “Açlık Tehditi” Olarak Algılıyor! İdeal kiloya inebilme, bu kiloyu koruyabilme ve sağlıklı beslenme sürecinin başarılı ve kalıcı olması için öncelikle BİLİNÇALTI ikna edilmelidir. Bilinçaltı neye inanırsa onu gerçekleştirme eğilimindedir. BİLİNÇALTI İÇİN DİYET NE DEMEK? Diyet sürecini bilinçaltı sağlıklı beslenme değil, savaşılan bir mücadele gibi algılar. Ve savaşın galibi de daima bilinçaltıdır. Çünkü bu süreçte birçok yiyecek çok daha az miktarda yenir hatta yasaktır. Bu kişilerin bilinçaltı diyet mantığını anlayamaz. Bilinçaltı için durum; aç olduğu halde yemek bulamıyor, verilmiyor, esirgeniyor ya da sevdiği yiyeceklere ulaşamıyor olmasından ibarettir. Kısaca bir “açlık tehdidi” söz konusudur. Görevi bizi hayatta tutmak olan bilinçaltı için bu diyet süreci bir tehlike olarak algılanır ve tüm gücüyle bizi bu süreçten kurtarmaya yani diyetimizi sonlandırmaya uğraşır. BİLİNÇALTIMIZ BİZİ NASIL YORUMLUYOR? Tatlıya olan düşkünlük, kilolu olanların sıkça karşılaştıkları bir “bağımlılıktır”. Bu kişiler sağlıklı beslenme yada ideal kilolarına ulaşabilme serüvenlerinde “ahhh bir tatlı olsada yesem, tatlısız hayat anlamsız, şu diyet bitse de sevdiğim tatlılara kavuşabilsem” gibi sözleri sıkça tekrarlarlar. Bu sözler yada düşüncelerle tatlının hayatlarının vazgeçilmezi olduğunu bilinçaltına daha da güçlü kazırlar. Genellikle de daha çok “tatlısever” olarak bu serüveni tamamlarlar. REKLAM ads by AdMatic Bilinçaltı Uzmanı Buket Elbeyoğlu; “diyetteyim kesinlikle artık tatlı yemiyorum, tatlıdan uzak durmaya çalışıyorum, hamurişlerinden kaçınıyorum, karbonhidratları ağzıma koymuyorum gibi olumsuz cümleler kurarak bireyler kendilerini tatlıdan, karbonhidratlardan uzaklaştırdıklarını sanırlar. Oysa bu durumda zihin önce tatlıyı, hamurişlerini hayal eder; bunları gözünde canlandırır” diyerek bilinçaltı OLUMSUZ CÜMLELERİ anlamaz. İçinde tatlı, hamurişi geçen her cümle bilinçaltına o yiyecekleri hatırlatır ve kişiyi daha da güçlü tatlıya, zararlı karbonhidratlara yönlendirir şeklinde belirtti. BİLİNÇALTINIZI İKNA EDEBİLİR MİSİNİZ? Kilo sorununu sağlıksız gıdalarla beslenme ve çok yeme nedeniyle aşamayanlar; yıllarca tatlı, börek, fastfood gibi karbonhidratların çok güzel ve lezzetli olduğunu bilinçaltınıza telkin ettiniz, çok sevdiğinize kendinizi ikna ettiniz. Sizin bu gıdaları yedikçe mutlu olduğunuza bilinçaltınız inandı. Bundan sonraki süreçlerde tek amacı sizi hayatta tutmak ve mutlu etmek olan bilinçaltınız sizin daha da mutlu olmanız için daha çok bu gıdaları yemeniz gerektiği inancıyla tüm gücünü bu yolda kullanır. Bilinç seviyesinde bu gıdalardan uzak durmanız ve ihtiyacınız kadar yemeniz gerektiğini ne kadar bilseniz de, bilinçaltınızın sizi “mutlu etme” inancı galip gelecek, diyet süreçlerinizi baltalayacaktır. Bilinçaltı Uzmanı Elbeyoğu; “İdeal kilonuzda olmak istiyorsanız sevdiklerinizi yeniden tanıtın gün hatta günde birçok kez gözünüzün önünden ıspanak, fasulye, kabak, patlıcan, enginar, kereviz, maydanoz, kıvırcık, domates, salatalık, roka, enginar ve bunların yedi sülalesini geçirin. Onları sıkça düşünün, dokunun, koklayın, sevdiğinizi söyleyin. Olumlu telkinlerle bir alışkanlıktan kurtulma çalışmaları, inanın şaşırtıcı derecede sizi başarıya götürecek bir yöntemdir. Defalarca söylediğiniz bu olumlu sözler aslında hipnotik telkin etkisi yaratmaktadır. Bu şekilde kendinizi kandırabilir bilinçaltınız ikna edebilirsiniz. Bir süre sonra “sağlıklı yiyecekler” denildiği zaman gözünüzün önüne ıspanak, fasulye, kabak, patlıcan, enginar, kereviz, maydanoz, kıvırcık, domates, salatalık, roka, enginar vb. ın geçit töreni gelecek yada “en sevdiğim yiyecekler” diye düşündüğünüzde, inanın sadece bu gıdaları hatırlayacaksınız” diye sözlerine ekledi. Göztepe Gönüllüleri’nde “Duygularını dönüştür, hayatını değiştir” konulu seminerim de Göztepe Gönüllü Evi’nde vereceğim seminerimin konusu “duygularını dönüştür, hayatını değiştir” DİYET İÇİN ÖNCE BİLİNÇALTINIZI İKNA EDİN Bilinçaltı savunma geliştiriyor. Fazla kilolarından şikayetçi olan birçok kişinin diyet serüveni genellikle sancılı oluyor. Yemek listelerinin içeriği ve yiyeceklerin miktarı çoğunlukla doktor ya da diyetisyenlerin uygun bulduğu şekilde düzenleniyor. Kişilerin kendi özgür iradeleri devre dışı kalıyor. Aslında ideal kiloya ulaşabilmenin yollarından belki de en önemlisi, önce bilinçaltına diyet sürecinin bir “açlık, kıtlık” dönemi değil “sağlıklı beslenme” süreci olduğu gerçeğini kabul ettirmekten geçiyor. Bilinçaltı diyet mantığını anlamıyor Fazla kilolarından kurtulmak isteyenler bilinçli bir şekilde diyet yapmak isteseler de, bilinçaltları bu süreci anlamlandıramıyor. Alışılagelmiş yemek düzeninin tamamen değişime uğraması, kişinin bilinçaltınca “açlık tehlikesi” olarak algılanıyor. Diyet yapmaya çalışan kişilerin sıklıkla karşılaştıkları sorunlardan bahseden Bilinçaltı ve Biyoenerji Uzmanı Buket Elbeyoğlu; “Diyet sürecindeki kişilerin birçoğu zaman zaman yeme atakları geçirdiklerini, anlamlı – anlamsız, lezzetli – lezzetsiz, iyi – kötü demeden ne bulurlarsa yediklerini söylerler. Çünkü; birçok yiyecek yasaktır. Yasaklar ise caziptir. Kişiler bu listeleri uygularken düşünceleri ve hayalleri çoğunlukla yiyemedikleri, ulaşamadıkları, yasaklanmış yiyecekler üzerinedir. Bu kişilerin bilinçaltı, diyet mantığını anlayamaz. Bilinçaltı için durum; aç olduğu halde yemek bulamıyor, verilmiyor, esirgeniyor ya da sevdiği yiyeceklere ulaşamıyor olmasından ibarettir. Bu durum kişilerin bilinçaltına; kıtlık bilinci, açlık kaygısı, yiyecek bulamama korkusu, yoksunluk duygusu olarak yerleşmekte ve kişiyi içinde çıkamayacağı bir kısırdöngüye sürüklemektedir” dedi. Bilinçaltı savunma geliştiriyor Genellikle diyet yapanların bilinçaltı, kişileri bu açlık sürecinden kurtarmak için çareler arıyor, savunmalar geliştiriyor ve çözümler üretiyor. Bu çözümler de çoğunlukla “ne bulursan ye, hiç kaçırma, acıkmayı beklemeden ye” gibi davranışlar şeklinde oluyor. Elbeyoğlu; “Sıkça diyet yapan kişilerden; önceden çok daha seçiciydim şimdi seçiciliğim kayboldu, adeta kıtlıktan çıkmış gibi yemek yiyorum’ dediklerini sıkça duyarız. Kontrol edemedikleri bu davranışlarına bir anlam veremediklerini, üzüldüklerini ya da kendilerine öfkelendiklerini ifade ederler. Oysa bilinçaltları kişileri bu davranışlara yönlendirerek kendince en doğru olanı yapmaktadır. Çünkü bilinçaltı için ortada son derece gerçek bir açlık tehdidi’ söz konusudur ve kişiyi bu hayati tehlikeden’ korumak için çok güçlü tedbirler almalıdır. ” dedi. BİLİNÇALTINIZ ZAYIFLAMANIZA ENGEL OLUYOYOR Günümüzdeki başarısız diyet serüvenlerinin en önemli nedeni, diyet süreci mantığını bilinçaltının kabul etmemesinden kaynaklanıyor. Fazla kilolarından şikayetçi olan birçok kişinin diyet serüveni genellikle sancılı oluyor. Yemek listelerinin içeriği ve yiyeceklerin miktarı çoğunlukla doktor ya da diyetisyenlerin uygun bulduğu şekilde düzenleniyor. Kişilerin kendi özgür iradeleri devre dışı kalıyor. Aslında ideal kiloya ulaşabilmenin yollarından belki de en önemlisi, önce bilinçaltına diyet sürecinin bir “açlık, kıtlık” dönemi değil “sağlıklı beslenme” süreci olduğu gerçeğini kabul ettirmekten geçiyor. Bilinçaltı diyet mantığını anlamıyor Fazla kilolarından kurtulmak isteyenler bilinçli bir şekilde diyet yapmak isteseler de, bilinçaltları bu süreci anlamlandıramıyor. Alışılagelmiş yemek düzeninin tamamen değişime uğraması, kişinin bilinçaltınca “açlık tehlikesi” olarak algılanıyor. Diyet yapmaya çalışan kişilerin sıklıkla karşılaştıkları sorunlardan bahseden Bilinçaltı ve Biyoenerji Uzmanı Buket Elbeyoğlu; “Diyet sürecindeki kişilerin birçoğu zaman zaman yeme atakları geçirdiklerini, anlamlı – anlamsız, lezzetli – lezzetsiz, iyi – kötü demeden ne bulurlarsa yediklerini söylerler. Çünkü; birçok yiyecek yasaktır. Yasaklar ise caziptir. Kişiler bu listeleri uygularken düşünceleri ve hayalleri çoğunlukla yiyemedikleri, ulaşamadıkları, yasaklanmış yiyecekler üzerinedir. Bu kişilerin bilinçaltı, diyet mantığını anlayamaz. Bilinçaltı için durum; aç olduğu halde yemek bulamıyor, verilmiyor, esirgeniyor ya da sevdiği yiyeceklere ulaşamıyor olmasından ibarettir. Bu durum kişilerin bilinçaltına; kıtlık bilinci, açlık kaygısı, yiyecek bulamama korkusu, yoksunluk duygusu olarak yerleşmekte ve kişiyi içinde çıkamayacağı bir kısırdöngüye sürüklemektedir” dedi. DİYET İÇİN ÖNCE BİLİNÇALTINIZI İKNA EDİN İdeal kiloya ulaşmanın yolu, önce bilinçaltını diyetin sağlıklı bir beslenme süreci’ olduğuna ikna etmekten geçiyor. Günümüzdeki başarısız diyet serüvenlerinin en önemli nedeninin, diyet süreci mantığını bilinçaltının kabul etmemesinden kaynaklandığını ifade eden Bilinçaltı ve Biyoenerji Uzmanı Buket Elbeyoğlu, düşüncelerinize söz geçirdiğiniz anda zayıflamanın kaçınılmaz olduğunu söylüyor. Yemek listelerinin içeriği ve yiyeceklerin miktarı çoğunlukla doktor ya da diyetisyenlerin uygun bulduğu şekilde düzenlendiği için kişilerin kendi özgür iradeleri devre dışı kalıyor. Bu nedenle fazla kilolarından şikayetçi olanların diyet serüvenleri de genellikle sancılı oluyor. Aslında ideal kiloya ulaşabilmenin yollarından belki de en önemlisi, önce bilinçaltına diyet sürecinin bir “açlık, kıtlık” dönemi değil “sağlıklı beslenme” süreci olduğu gerçeğini kabul ettirmekten geçiyor. Fazla kilolarından kurtulmak isteyenler bilinçli bir şekilde diyet yapmak isteseler de, bilinçaltları bu süreci anlamlandıramıyor. Alışılagelmiş yemek düzeninin tamamen değişime uğraması, kişinin bilinçaltınca “açlık tehlikesi” olarak algılanıyor. Diyet yapmaya çalışan kişilerin sıklıkla karşılaştıkları sorunlardan bahseden Elbeyoğlu; “Diyet sürecindeki kişilerin birçoğu zaman zaman yeme atakları geçirdiklerini, anlamlı – anlamsız, lezzetli – lezzetsiz, iyi – kötü demeden ne bulurlarsa yediklerini söylerler. Çünkü; birçok yiyecek yasaktır. Yasaklar ise caziptir. Kişiler bu listeleri uygularken düşünceleri ve hayalleri çoğunlukla yiyemedikleri, ulaşamadıkları, yasaklanmış yiyecekler üzerinedir. Bu kişilerin bilinçaltı, diyet mantığını anlayamaz. Bilinçaltı için durum; aç olduğu halde yemek bulamıyor, verilmiyor, esirgeniyor ya da sevdiği yiyeceklere ulaşamıyor olmasından ibarettir. Bu durum kişilerin bilinçaltına; kıtlık bilinci, açlık kaygısı, yiyecek bulamama korkusu, yoksunluk duygusu olarak yerleşmekte ve kişiyi içinde çıkamayacağı bir kısır döngüye sürüklemektedir” diyor. Genellikle diyet yapanların bilinçaltı, kişileri bu açlık sürecinden kurtarmak için çareler arıyor, savunmalar geliştiriyor ve çözümler üretiyor. Bu çözümler de çoğunlukla “ne bulursan ye, hiç kaçırma, acıkmayı beklemeden ye” gibi davranışlar şeklinde oluyor. Elbeyoğlu; “Diyet yapan kişilerden; önceden çok daha seçiciydim şimdi seçiciliğim kayboldu, adeta kıtlıktan çıkmış gibi yemek yiyorum’ dediklerini sıkça duyarız. Kontrol edemedikleri bu davranışlarına bir anlam veremediklerini, üzüldüklerini ya da kendilerine öfkelendiklerini ifade ederler. Oysa bilinçaltları kişileri bu davranışlara yönlendirerek kendince en doğru olanı yapmaktadır. Çünkü bilinçaltı için ortada son derece gerçek bir açlık tehdidi’ söz konusudur ve kişiyi bu hayati tehlikeden’ korumak için çok güçlü tedbirler almalıdır” diyor. Ezgi Sertel’le teve2 programım Bilinçaltı ve Zihinsel Arınma Çalışmaları BİLİNÇ Zihnimizin düşünen yargılayan, karar veren, mantık yürüten bölümüdür. Yani şu anda farkında olduğumuz her şey bilincimizdir. BİLİNÇALTI ise anne karnında var olduğumuz andan itibaren farkında olmadığımız arzu, istek, dürtü ve duyguların depolandığı, bunlara bağlı olarak da programların yazıldığı alışkanlıklarımızın, davranış kalıplarımızın, inançlarımızın yer aldığı zihin bölümümüzdür. BİLİNÇALTININ ASLINDA ASLİ GÖREVİ BİZİ KORUMAKTIR. Bilinçaltımızın önemini yeterince bilmiyor ve gücünden yararlanamıyoruz. Oysa bilinçaltının bu sonsuz gücünü yanımıza almayı başarabilsek inanın tahminlerinizin çok ötesindedir yaşayacağımız güzel yaşam deneyimleri. Geçmişte yaşanan korkular, kaygılar, inançlar, alışkanlıklar, duygular bir şekilde bilinçaltımıza kaydedilir. Bu kayıtlara göre oluşan bilinçaltı programları ömür boyu kişinin ruh durumu, kişilik yapısı, hayata bakışı ve algılayışı, ilişkileri gibi birçok konuda etkili olur. Bu programlara dokunmazsak ömür boyu olduğu gibi çalışmaya devam eder. Bilinçaltı bu programlar sağlıklımı, sizin için faydalımı? diye düşünmez, değişme gibi bir çabası da yoktur, hatta değişime direnç gösterir. Örneğin kendinizi yapmaktan alıkoyamadığınız, mantıksız olduğunu bildiğiniz halde “elimde değil” dediğiniz davranış ve düşünceler, alışkanlıklar, tutkular, takıntılar, fobiler, bağlanmalar, sabit inanç bu ve benzeri alanlar bilinçaltınızda kayıtlı programlarınızın ürünüdür. Özetle Bilinçaltındaki kayıtlı programlarımızdan bazılarının içeriği nedeniyle hayatımız son derece olumsuz etkilenmektedir. Bilinçli halimizle isteyerek, umarak, kızarak kayıtlı bu programların değişimini gerçekleştirme şansımızın pek de mümkün değildir. İşte çeşitli bilinçaltı çalışmaları ile bu PROGRAMLARINIZ YENİDEN DÜZENLENEBİLİR, müthiş bir değişim ve dönüşüm gerçekleştirebilirsiniz… Copyright 2016 - Buket Elbeyoğlu - All Rights Reserved. Designed by

bilinçaltı kontrol etmek ister misiniz